Sedef Hastalığında Beslenme
Doktorların ikiye bölündüğü, kimi doktorların strese bağlı geliştiğini kimilerininse karaciğer odaklı olduğunu söylediği Sedef hastalığı, en sık karşılaşılan kronik inflamatuar (iltihaba yol açan) deri hastalıklarından birisidir. Ülkeler arasında bazı farklılıklar olmakla birlikte, genel olarak toplumun %2’sinde görülmektedir.Yapılan bir çok araştırmaya rağmen hastalığın nedeni tam olarak bilinmemektedir, ancak sedef hastalığına yatkınlık genetik nedenlerle geçiş göstermektedir. Ayrıca hastalık infeksiyonlar ve stres gibi çevresel faktörlerden son derece etkilenmektedir. Sedef hastalığında beslenmenin hastalığın ortaya çıkışında ve ilerleme sürecinde büyük bir rol oynadığı ileri sürülmüştür. Bununla birlikte, sedef hastalığı ve beslenme üzerine çok az bilimsel araştırma bulunmaktadır. Sizlerle paylaşacağımız makalemizin alt başlıklarında sedef hastalığında beslenme, sedefte beslenme, sedef hastalarının beslenmesi ve sedef hastalığı isimli yazıları okuyabilirsiniz.
En çok sorulan sorulardan biriside sedef hastalığı bulaşıcı mıdır? sedef hastalığı kesinlikle bulaşıcı değildir. Hastanın kendisinde bir bölgeden diğerine veya başkasına temas ile, yada ortak eşya kullanarak bulaşmaz.
psoriasis-Sedef hastalığı kişide sosyal ve psikolojik sorunlara neden olabilmektedir. İş kaybı ve sosyal izolasyon yaşanabilmektedir.
Bu nedenle hastalığı tanımak, tetikleyicilerden korunmak tedavi için çok önemlidir. Erken tanı daha lezyonlar azken hastalığı kontrol altına almayı kolaylaştırmaktadır. Eğer yamalar derinin %10’undan fazlasını tutmuşsa mutlaka fototerapi veya sistemik tedavi gerekmektedir. Sadece kremlerle yetinmek hem hastalık kontrolünde zorluklar yaratır hem de eşlik edebilecek hastalıkları önleyemez.
Bugüne kadar psoriazisin nedene yönelik bir tedavisi bulunamamıştır ancak tıpta çok önemli gelişmeler olmuş, tedavi beklentisi %50’den %90’lara kadar çıkmıştır. Tedavi ile deri belirtileri iz bırakmadan tamamiyle kaybolmaktadır. Nadiren eklemleri tutabilir, %30 oranında eklemlerde şişlik ve ağrı ortaya çıkar. Psoriatik artritin etkin tedavisi gerekir, çünkü eklemlerde hasara ve kronik ağrılara neden olur.
Sedef Hastaları Nasıl Beslenmeli?
Fasulye, mercimek, bezelye, balık konservesi ve elma kompostosu sedef hastalığının tedavisinde etkin fayda sağlayan yiyeceklerdir.
Alkol
Sedef hastaları içinde alkol tüketimi sıklığı yapılan araştırmalar doğrultusunda yüksek oranlardadır. Alkol, histamin adlı maddenin salımını artırdığından, cilt lezyonlarında alevlenmeler görülmektedir. Ayrıca yüksek miktarda alkol alımı sırasında aşırı yağlı gıda ve doymuş yağ tüketiminde artış ve sebze ile meyve tüketiminde düşme olabilmektedir. Bu nedenle, sedef hastalarında alkol tüketimi kesinlikle kısıtlanmalıdır.
Bazı uzmanlar kahve, şeker, beyaz un ve gluten içeren gıdaların tüketiminin sınırlanması veya bırakılmasının sedef rahatsızlığı belirtilerinde düzelmeye destekçi olabileceğini açıklanmıştır.
Omega 3 Çoklu Doymamış Yağ Asitleri
Yağ asitleri arasında omega 3 çoklu doymamış yağ asitleri, bağışıklık sisteminin düzenlenmesi açısından kuvvetli bir etkinliğe sahiptir. Balık yağındaki omega 3 de biyolojik şekilde daha aktiftir. Bu güne kadar yapılan çeşitli çalışmalar sedef hastalığında balık yağının anti-inflamatuar etkinliği bulunduğunu, kaşıntı, pullanma ve benzeri belirtiler üstünde olumlu etkiler gösterdiğini ortaya koymuştur. Ancak sedef hastalarında balık yağının yarar sağlamadığını işaret eden çalışmalar da bulunmaktadır. Bazı uzmanlar, hergün somon, uskumru, sardalya, ringa ve bunun gibi yağlı balıklar yenmesinin sedef rahatsızlığı tedavisine yararlı bir destek olabileceğini belirtmektedirler.
Sedef Hastalığını Tetikleyici Faktörler
- Travma (Hayvan veya böcek ısırıkları, yanıklar, donma, sürtünme, kaşınma, tıraşlama, parmak emme gibi) durumlar,
- Ultraviyole güneş ışığına maruz kalma,
- Enfeksiyonlar,
- Endokrinolojik faktörler,
- Psikolojik nedenlere bağlı stres,
- Alkol ve sigara tüketimi.